Doğuştan kalça çıkığı; Doğuştan kalça çıkığından söz etmek, çocuk doktorluğunun alanına giren bir patolojik durumu ele almak demektir. Ne var ki kalça çıkığı bundan önceki bölümde üzerinde durulan ve anneleri tasalandıran yürüme sorunu ve ortopedik sorunlarla yakından ilgilidir.
Doğuştan kalça çıkığının çeşitli biçimleri, daha doğrusu bu anormalliğin çeşitli dereceleri vardır.
Çocuklarda Yarı Çıkık Öncesi Kalça Çıkıklığı
Buna presüblüksasyon derecesi de denebilir. Çeşitli nedenlerden ötürü olabilir. Çocuğun dölyatağındaki duruş biçimi bu etkenlerden biridir. Çocuk dölyatağında bacakları kıvrık ve dışa doğru dönük olarak durur. Bu duruş kalça ekleminin kapsülünü ve kalçayı tutan kiriş bağlarını gevşetmeye uygun bir duruştur. Bu doğal duruşun yanı başında bir de ileopsoas kası kısa olursa, çocuğu yarı çıkığa (süblüksasyon), hatta çıkığa (lüksasyon) yani uyluk kemiğinin ucunun, doğal olarak içinde bulunması gereken kalça eklemi kapsülünden çıkmasına götüren koşullar hazırlanmış olur.
Bir sonraki derece yarı çıkık yani kısmî lüksasyondur. Buna süblüksasyon da denilir. Bu aşamada uyluk kemiğinin ucu kaymaya hazır değil, kaymış durumdadır. Sağlam yandaki uyluğa oranla daha yan tarafa kaçmıştır. Uyluk kemiğinin ucu deyiminin yerine «uyluk kemiğinin ucunun çekirdeği» terimini kullanmak daha yerinde olur. Çünkü hayatın ilk aşamalarında uyluğun iyice biçimlenmiş bir ucu yoktur. Sadece bir merkezsel çekirdek vardır. Ergin insanda görülen kemik ucu bunun çevresinde oluşacaktır. (Bu konuda daha derin bilgi yeni doğmuş çocuğun kemik yapısı ve iskeleti bölümlerinde verilmiştir.) Çıkık eğilimi gösteren ya da yarı çıkık olan çocuğun bacakları ağırlık altında kalırsa, örneğin çocuk vaktinden önce bastırılırsa, daha kötüsü vaktinden önce yürütülmeye çalışılırsa, vücut ağırlığı kalçayı zorlar, uyluk kayar ve üçüncü derece yani gerçek çıkık, tam çıkık olur.
Çıkık nasıl anlaşılır?

Süt çocuğunun kalçasında bir anormallik bulunduğunu anlayabilmek için çıkık olmasını beklemek gerekmez. Zaten çıkığı önlemek için elden geldiğince erken teşhis koymak çok yararlıdır. Daha ilk aşamalarda hiç değilse ileride böyle bir durumun ortaya çıkıp çıkmayacağı kestirilebilir. Genellikle kalça çıkığı olabilecek tarafın bacağı dışa doğru dönük ve öteki bacaktan daha kısadır. Ancak, bu boy farkı pek azdır. Çocuğun derisindeki kıvrımlardan bu kısalık anlaşılabilir.
Annelerin çoğu, çocuğun kaba eti kıvrımlarını dikkatle incelerler. Çoğu zaman bu incelemelerinde korkuya kapıldıkları olur. Bazen de korkuları haklı çıkar. Vücut kıvrımlarındaki bir eşitsizlik olup olmadığını görmek için, çocuk yatık durumda iken incelemelidir. Kaba etlerinin deri kıvrımları iskelette bir anormallik olup olmadiğini ortaya koyabilir.
Kıvrımlar tam bakışımlı ise kalça çıkığı olasılığı yok demektir. Tam bakışımlı değilse kalça çıkığından şüphelenmelidir. Ancak, deri kıvrımları bakışımlı olmayan her süt çocuğunda kalça çıkığı var demek değildir. Eşitsizliği farkedince, hele bir de dışa doğru dönme varsa, şüpheleri gidermek için bütün alt karın kesiminin radyografisini aldırmak gerekir.
Bu inceleme 4-5 aylıkken yapılmalıdır. Çünkü daha önce uyluk kemiğinin başı henüz yeterince kemikleşmem iştir; bu nedenle röntgen filminde görünmez.
Yarı çıkık aşamasında gözle görünür belirtiler aynıdır; fakat röntgen filminde durum daha açık anlaşılır. Uyluk kemiği başı çekirdeğinin anormal duruşu açıkça görülür. Normale oranla daha dışarı ve daha küçüktür. Kalçanın tepesi yeterince eğrilik göstermez; yassı ve eğiktir; uyluğun başını barındıracak biçimi, kapsül biçimini henüz almamıştır.
Tam kalça çıkığına gelince, bu ancak daha önceki dönemlerde farkedilmemiş-se, ya da farkedilip hiç bir tedaviye geçilmemişse olur. Belirtiler daha ağır ve daha açıktır, öteki durumların, yani yarı çıkık öncesiyle yarı çıkık durumunun görünüşüne ek olarak kas zayıflığı da vardır. Tabii bu kas zayıflığı yalnız sakat taraftadır. Dizkapağında aşırı bir hareketlilik, oynaklık fakat rahat dönemeyiş görülür.
Çocuk bir yere dayanıp ayakta durduğunda canı acır; yürümeye başladığında topallık başgösterir; çünkü kalça çıkığı olan taraftaki bacak sanki daha kısaymış gibi hareket eder. Sakatlık iki yanda da varsa, çocuk iki yana yalpalayarak yürür. Başlangıçta, henüz kemik ucunun oluşmadığı sırada belirtiler görüldüğünde harekete geçilirse kalsiyum tedavisi ve çocuğun bacaklarını ayrık tutmak, örneğin bacaklarının arasına bir ufak yastık koymak yetişir. Böyle bir çocuğu öteki çocuklardan daha geç bastırmalı, dik tutmalıdır. Böylelikle kalçasına ağırlık vermesi önlenmiş olur.
Yarı çıkık aşamasında yastık koymak yetişmez. Bacakları birbirinden ayırıcı, bacağı yana uzanmış tutucu metal ya da alçıdan bir özel destek kullanılması gerekir. Bunlar çocuğun bacaklarını üzenmiş durumda tutarlar; böylece uyluk kemiğinin ucunun yerine oturmasını sağlarlar. Tedavi en az iki ay sürer.
Bütün bunlar vaktiyle anlaşılmaz da tam çıkık olursa operasyonla düzeltilmesine gidilir ve çocuk en az üç ay alçıda kalır. Alçıdan sonra da uzun süre, aylarca bacakları uzanmış tutan destekler kullanılır. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa sonuç o kadar iyi olur.
Çıkık, sıkı kundak yapmaktan kaçınarak, bebeği bacakları biraz gergin ve ayrık tutmaya alışarak önlenebilir. Nitekim çok sıkı kuhdak yapan Kızılderililerde kalça çıkığı oranı pek yüksektir. Buna karşılık bebeklerini sırtlarında ata biner gibi bindirip taşıyan Japonlarda bu oran çok düşüktür.
Mrb paylaşım inan ki iyi, şukuladım
Mrb sayfa cidden ilgi uyandırıcı, teraziye tıkladım
selamun aleyküm sayfanız valla hayran bıraktı, facebookta paylaştım
Selam sayfa vallaha billaha mükemmel, sosyal medyada paylaştım
Merhabalar paylaşımın inanki hoşuma gitti, sağolun
Selamın aleyküm paylaşım cidden dikkatimi çekti, sağolun
Slm sayfan vallaha billaha hayran edici, şukuladım
Selamın aleyküm siteniz yeminle mükemmel, sağolun
Selam paylaşımın valla hayran bıraktı, paylaşımların devamını bekliyorum
Mrb bu web sitesi inanılmaz çok güzel, saolun
selam arkadaşlar bu web sitesi gerçekten çok güzel, twitter da paylaştım
Selamlar sayfa vallaha billaha dikkat çekici, paylaşımların devamını bekliyorum
Selam web siten süper ötesi iyi, paylaşımların devamını bekliyorum